Bugün arife, yarın bayram.
Ama kime bayram?

Milyonlarca emekliye değil. Bugün yaklaşık 6 milyon emekli 10 bin TL emekli maaşıyla değil bayram kutlamak günlük ihtiyaçlarını bile karşılamaktan uzak bir yaşam sürüyor. Sanki bir lütufmuş gibi verilen 3 bin TL bayram ikramiyesi daha hesaba yatar yatmaz emeklinin bütçesinde oluşan devasa deliğin içinde kaybolup gidiyor.

Ülkede açlık sınırı 18.969 TL'ye ulaşmışken en düşük emekli maaşının 10 bin TL'de kalması açıkça emeklileri açlığın kollarına terk etmek demektir. Bir emeklinin açlıkla baş edebilmesi için en az iki katı gelir elde edebilmesi gerekir. İşte bu yüzden her gün İŞKUR'a başvuran emekli sayısı hızla artıyor. İşte bu yüzden 70-75 yaşındaki emekliler insanca bir yaşam sürdürmek için bedenlerinin kaldıracağından fazla bir yükün altına girecekleri bir iş arıyor.

Emekliler bu toplumun en yoksul kesimlerinden birini oluşturuyor. Emekli maaşları her zam döneminde gittikçe azalarak eriyor gidiyor ve en düşük emekli maaşı oyunu ile bu yoksulluk daha da derinleştiriliyor. Öyle bir oyun oynanıyor ki Temmuz ayında gerçekleşen enflasyon oranında ara zamdan milyonlarca emekli yararlanamıyor ve 10 bin TL maaş ile yıl sonuna kadar yaşamını devam ettirmek zorunda bırakılıyor. Bu oyunun adı "Kök Maaş". Ara zamlar kök maaşlara yapılıyor ve artışı 10 bin TL'nin altında kalanların maaşları da aynı kalmış oluyor.

Zaten düşük olan maaşlar ve zaten TÜİK'in açıkladığı düşük enflasyon oranları ile gerçek oranda yapılmayan zamlar, emeklileri daha fazla yoksulluğa itiyor.

Oysa yapılacak şey gayet net: En düşük emekli maaşı insanca yaşamaya yetecek bir rakam değil. Bu rakam en azından asgari ücret sınırına çıkartılmalı ve asgari ücret görüşmelerine emekli temsilcileri de katılmalıdır.

Bugünlerde birinci yılı dolan iktidarın Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in Orta Vadeli Program'ı (OVP) ile bu yoksulluğun planlı, programlı bir hale getirildiğini biliyoruz. Ne ekonomik krizin ne de enflasyonun sebebi biz emeklileriz. Ama sonuçları bize yaşatılıyor. Biz bu yükü taşımayı reddediyoruz. Bu iktidar emeklileri de emekçileri de bu yükün altına sokarak ezmiş, milyonlarca insanı açlık ve yoksulluk ile karşı karşıya bırakmıştır.

Emeklileri bir yük olarak görüp, ücretlere yapılacak zamları enflasyonun baş sebebi olarak gösteren düzenin ekonomistlerine ve iktidarın borazanlarına bizim de bir çift sözümüz var. Bizler yoksulluk ile cebelleşirken bankalar tarihi karlar açıklıyor, holdingler kazançlarının arttığını cümle aleme ilan ediyor. Nerden geliyor bu karlar, kazançlar? Bizler üç kuruş maaş için çırpınırken holdingler, bankalar nasıl büyüyor? Kriz bir tek bize mi kriz?

Bu rekor karların bizim artmayan maaşlarımızdan geldiğini biliyoruz. Aynı zamanda maaşların artmasının enflasyonun baş sebebi olmadığını da biliyoruz. Enflasyonu düşürmek istiyorsanız holdinglerin, bankaların karlarını, kazançlarını dizginleyin, işçinin, emekçinin, emeklinin zor geçindiği maaşlarını değil.

Diğer yandan, emekli maaşlarına yapılacak zamlar söz konusu olunca ortaya atılan "kaynak yok" yalanlarına da karnımız tok. Tasarruf tedbirleri kapsamında kamu harcamalarının kısıtlandığını ve fakat iktidarın itibarı için yapılan harcamalarda herhangi bir kısıtlanmaya gidilmediğini de yakinen izliyoruz. Sadece Saray'ın aylık harcaması ile 145 bin emeklinin maaşı ödenebiliyorken kaynak yok diyenlerin ilk aklına gelen nedense hep emekliler oluyor. Kaynak yok değil, kaynak var. Sorunu doğru tarif etmek gerek. Sorun yönetenlerin bu kaynağı emeklilere ayırmayı tercih etmemesidir. İtibara bulunan kaynak emekliden esirgenmektedir.

Şimdi en başta sorduğumuz sorunun cevabını verebiliriz; yarın işçiye, emekçiye, emekliye değil holdinglere, bankalara ve onların iktidardaki sözcülerine bayram.

Emekli için ise;
Bayram gelmiş neyime
kan damlar yüreğime!

Emeklilerin bayramı için;

En düşük emekli maaşının hemen asgari ücret düzeyine çıkartılmasını,
Emekli sendikalarının asgari ücret belirlenmesi sürecinde söz sahibi olmasını,
Emekli maaşlarına gerçek enflasyon oranında zam yapılmasını,
Emekli maaşlarının artan enflasyona karşı korunması için aylık güncelleme yapılmasını,
Temel ihtiyaç malzemelerinin vergiden muaf tutulmasını,
Emekli indirimlerinin ulaşımdan, sosyal hayata her alanda gerçekleşmesini istiyoruz.

2021 Tüm Emekliler Sendikası
Datça Temsilciliği