1xbet supertotobet
Ataşehir escort Ankara escort
sakarya escort belek escort adana escort antalya escort ankara escort aydın escort bursa escort gaziantep escort istanbul escort samsun escort balıkesir escort mersin escort konya escort eskişehir escort izmir escort sınav analizi denizli vip transfer kocaeli escort malatya escortmaltepe escort muğla escort manisa escort sivas escort tekirdağ escort tokat escort uşak escort yalova escort yozgat escort trabzon escort afyon escort aksaray escort amasya escort ardahan escort artvin escort bartın escort bayburt escort bolu escort burdur escort çanakkale escort çankırı escort çorum escort edirne escort elazığ escort erzurum escort erzincan escort kırşehir escort van escort zonguldak escort giresun escort gümüşhane escort hakkari escort ığdır escort ısparta escort kahramanmaraş escort karabük escort karaman escort kars escort kastamonu escort kırklareli escort kütahya escort nevşehir escort niğde escort ordu escort osmaniye escort rize escort şanlıurfa escort siirt escort sinop escort şırnak escort tunceli escort yozgat escort tokat escort tekirdağ escort kütahya escort balıkesir escort aydın escort edirne escort sivas escort uşak escort adana escort adana escort adana escort adana escort adana escort adana escort adana escort vergi konseyi görüntülü sohbet urla siyaset haberleri ankara magazin istanbul magazin yalova magazin kütahya magazin elazığ magazin adıyaman magazin tokat magazin sivas magazin batman magazin erzurum magazin afyon magazin malatya magazin ordu magazin trabzon magazin mardin magazin eskişehir magazin denizli magazin muğla magazin van magazin aydın magazin tekirdağ escort balıkesir magazin samsun magazin kayseri magazin manisa magazin hatay magazin diyarbakır magazin mersin magazin kocaeli magazin gaziantep magazin konya magazin sakarya magazin antalya magazin bursa magazin izmir magazin istanbul otomobil fiyatları istanbul ekonomi istanbul eğitim istanbul seyahat istanbul gezi rehberi antalya alışveriş merkezleri antalya ticaret
romabet romabet romabet
deneme bonusu veren siteler
Bugun...


İbrahim Uysal

facebook-paylas
NİNEMDEN GUGUK KUŞU ÖYKÜSÜ
Tarih: 02-08-2025 15:42:00 Güncelleme: 02-08-2025 15:42:00


Bazen iki satır yazmadan önce yazacaklarım kafamda olduğundan, bir de bu konuda kim ne demiş, yazmış, çizmiş diye araştırır, okurum. İşte bu satırlardan önce de, bir "Osmanlı Kadını" olan Ninem, bazen ders niteliğinde anlatılarını bir masal, öykü ya da özlü söz ile süsler ve anlatırdı, derdini ve dersini.
      Burada anlatacağım Ninemden alıntı öykü GUGUK KUŞUNUN öyküsü olsa da, Osmanlı Kadını dediğim Ninemden de iki kelam etmeden geçmek olmaz.
       Malum köy delikanlısıyız. Eskiden köyler bu kadar makinalaşmamıştı, işler daha basit alet edevat ile ve yardımlaşma, imece usulü ile yapılırdı.
     Ben bile bu işlerin bir parçası oldum. 
     Bahar gelince ottur, çöptür bahçe, tarla işi alır başını gider. Öyle ev halkı ile de baş etmek yetmez. Dolayısı ile hısım akraba, konu komşu bu işlerin içinde olur. Bir kısmını yevmiye ile halletsen de bir de hatır gönül için yardımlaşılır.
      Bir başka Ninemin yeğeninin eşi ve kızı bize bahar gelince ot ayıklama, çapa işlerinde, güz gelince de nohut, fasulye hasadı gibi işlerde yardım ederlerdi, ben de bizimkiler adına, okullar kapalıyken traktör ile onların tarlalarını sürer, nadas ederdim.
     Bahar gelip okullar kapanınca, köyde çapa ve ot ayıklama işleri çoğalır ve bir kişi bulmak için dönülüp durulur.
    Tabi Annemler ile tarlaya giden hısım akraba, konu komşunun çocukları da evde nineme emanet. Ninem onlara masallar anlatır, yemeklerini yedirir, hasta iseler bugün "kocakarı ilacı" denilen şeyler ile tedavi ederdi. Hatta bunu bilen yakın köylerden hasta koskoca insanlar bile nineme tedaviye gelirlerdi. 
     Her ne kadar birileri gibi "Osmanlı Torunuyuz" diye dolaşacak halimiz olmasa da, bir OSMANLI KADINI ninenin torunuyuz. Hem de iyi ki!..
     Gelelim asıl konuya. 
     Dedim ya, GUGUK KUŞU ile ilgili yazılanları okudum, Ninemin bana anlattığı gibi bir öykü göremedim.
     Okuyunca nasıl hak vereceksiniz!..
     Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellâl iken, pireler berber iken ben dedemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken bir köyde bir adam ile karısı varmış, zamanla da güzeller güzeli bir kızları olmuş.
     Derken bir gün adamın karısı hastalanmış ve ölmüş. 
     Tarla tokat işleri, mal maşakat, evin işleri, yemek, bulaşık, çamaşır derken adam çaresiz kalmaya başlamış. Hısım akraba da yardım etse de olmuyor, derken düşünmüşler ve bu adamı evlendirmeye karar vermişler.
     Yakın köylerin birinde, kocası ölmüş bir çocuklu bir kadın olduğunu öğrenmişler. Gitmişler, bakmışlar ve kızı ile alıp adama getirmişler. Yoksulluktan imanı gevremiş kadın, eve gelince varlık içinde yaşamaya başlamış, tabi kızı da şımardıkca şımarmış.
     Adam sabah erkenden çorbasını içip tarlaya giderken, adamın kızı da ahırda mallara bakıyor, onları ağıla salıyor, sonra da ahırı temizliyor, yemleğelere mevsimine göre samanlıktan aldığı samanı dolduruyor.     
    Adamın kızı per perişan ama adam işinden gücünden bunları görmüyor, bilmiyor, kadının kızı ise şımardıkça şımarıyor.
    Derken bir gün adamın kızı ahırda hayvanların altını temizleyip, samrayı dışarı taşırken, üvey ananın kızı da evin içinde avluda koşup oynuyor. Bir ara evin hanayına giriyor, oradan bir şeyler alıp yerken, yağ tenekesinin üstüne basıp, tenekeyi deviriyor ve kaçıyor.
     Hanaydan bir şeyler almaya gelen Üvey Ana, yağ tenekesinin devrildiğini ve yağın aktığını görünce, hemen yan taraf ahırdaki kızı çağırıyor ve yağı döktün diye temiz bir dövüyor. Kız yok ben ahırdaydım, buraya girmedim bile dese de nafile.
     Adam, tarlada tokatta, kızı evde ama hiç bir şeyden habersiz. Kız da babası üzülmesin diye sesini çıkarmıyor. Artık bu son olay da canına tak ediyor.
      İşleri bitirdikten sonra evden kaçıyor ve köyün dışında bir tepenin başında Allah'a yalvarmaya başlıyor.
     Ne olur Allahım, ya beni taş et, ya da kuş et de bu işkenceden, acıdan kurtulayım.
     Birden kızın yakarışı, duası kabul oluyor ve Allah kızı kuş yapıyor.
    Adam kızını arasa da, kimse kızdan bir haber alamıyor.
     Bir süre sonra kız da Babasını, hısım akrabasını özlüyor. Sonra uçuyor ve Babasının, hısım akrabasını evlerinin çatısına, ağaçlarının dallarına konuyor ve başlıyor ağlayarak derdini anlatmaya.
     Guguk guk, guguk guk. Yağ döktü, kız döktü. Guguk guk.
      Zamanla adam da, hısım akrabalar, konu komşu olayı anlıyor ama iş işten geçiyor.
    İşte o gündür, bu gündür bahardan yaz sonuna kadar sabah demeden, akşam demeden guguk kuşu olan adamın kızı ötüp, ağlayıp duruyor dallarda, çatılarda.
     Bunu öğrenen adam çok üzülüyor ve Üvey Karısı ve Kızına kızıyor. Kadın, hiç de bundan alınmıyor. Bir gün adam tarlada çiftte iken evde paraca kıymetli ne varsa topluyor ve kızı ile kaçıyorlar.
     Bahar mevsimi, yağmurun ne zaman yağacağı belli olmaz. Üvey Ana ve Kızı köylerine kaçarken, bir dereden geçmek gerekmektedir. Tahta köprüye doğru yürürler. Tam da köprünün ortasına gelince birden şimşekler çakar ve sel bütün azameti ile gelir, köprüyü de kadını ve kızını da alıp götürür.
    Adam, üvey karısını ve üvey kızını arasa da bulamaz. Bir zaman sonra dere yatağında cesetleri bulunur ama sadece kemikleri kalmıştır.
     Kıssadan hisse, iyilik yaparsan iyilik bulursun, kötülük yaparsan da belanı!..
    Keşke günümüz yaşamı da, böyle olsaydı!..

 



Bu yazı 2564 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI