Knidos ve Datça’da başta kadın olmak üzere görünmeyen değerleri sanat aracılığı ile görünür kılmaya katkı sağlamak üzere projelendirilen Symposia Dadia’nın ilk oturumu “Knidia” başlığı altında 9 Mart’ta yapılmıştı. Bu oturuma Knidos Kazı ve Araştırmaları Başkanı Prof. Dr. Ertekin Doksanaltı ve Kazı ekibi üyelerinden Doç. Dr. Güray Ünver konuşmacı olarak katılmıştı. Sanatçı Elbruz Denge’ye ait Revisibility: Datça Aphrodite adlı Projesinin bir alt çalışması olan Symposia’nın son oturumu ise “Aphrodite Knidia” adıyla Mayıs ayında gerçekleşecek. 

Elbruz Denge, Datça Aphroditi heykelini yapıyor. Bu heykel aracılığı ile Knidos, Datça’da kadın, aşk, güzellik, sanat kavramlarına ilişkin değerlerin yeniden gündeme gelmesine çaba harcadığını söylüyor.  
Aphrodite oturumunda yer alacak olan konuşmacılardan biri, Selçuk Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Deniz Pastutmaz Sevmen. Sevmen, 1988 yılında lisans düzeyinde çalışmaya başladığı Knidos’ta 1994-2015 yılları arasında ekip ve heyet üyesi olarak görev yaptı. Çalışma alanları Hellenistik ve Roma kandilleri, Kabartmalı seramikleri, Takılar, Koroplastik, Hellenistik devir heykeltraşlığı üzerinedir. Sevmen, “Phryne: Öncesi ve Sonrası” başlıklı konuşmasında Willendorf Venüsü’nden, hatta daha da öncesinden başlayarak ortaya koyduğu temel soruyu tartışacak: Matrondan tanrıçaya, bakireden anneye, cezalandırandan can verene savrulup duran hep aynı “kadın” mıydı?

Symposia Dadia’nın Aphrodite oturumunda yer alacak olan diğer konuşmacı ise  Saarland Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Başkan Yardımcısı Dr. Britta Özen-Kleine. 2009 yılında tanıştığı Karya bölgesinden bir daha ayrılamayan bir araştırmacı. Halen Pedasa, Kaunos ve Kedreai’deki çeşitli antik alanlarda ortak projeler üzerinde çalışıyor. Araştırmaları Eski Yunan Tanrı ve Tanrıçaları, Eski Yunan resimleri ve yerleşim arkeolojisi üzerine odaklanmaktadır. “Aphrodite Euploia: Denizcilerin ve Deniz Ticaretinin Tanrıçası” başlıklı konuşmasında Özen-Kleine; Symposium’da Aphrodite’nin deniz ile ilişkisine yoğunlaşacak. Euploia sıfatıyla, Poseidon’un tersine denizleri sakinleştirmiş, ticari ve askeri denizcilerin, gemicilerin, seyyahların güvenle yolculuk yapmasını sağlamıştır. Dr. Britta Özen-Klein, Aphrodite’nin bu egemenlik alanını kült ve tapınaklarıyla ortaya koyacak. 
Symposia Aphrodite 20 Nisan Cumartesi günü saat 15.00’te Datça Flüt Topluluğunun bir konseri ile başlayacak. Konuşmaların ardından Öz-Emek İpek atölyesinde gerçekleşecek olan “asıl symposium” ile son bulacak. Asıl symposium’dan kasıt nedir sorumuza Proje koordinatörü Deniz Kırımsoy Denge cevap verdi: “Eski Yunan’da akşam yemeklerinden sonra atıştırmalı, içmeli, danslı, müzikli sanatsal ortamlarda her türlü konunun derinlemesine tartışıldığı symposium’lar yapılıyordu. sym, birlikte; posium ise içme demek aslında: Birlikte düşünceden, duygudan, bilgiden, sanattan içmek”. Bu anlama bir selam etmek istedik. Bu yüzden etkinliklerimizin her biri konser, bir sempozyum ve bir de symposiumdan oluşuyor”. 
Etkinliğe katılmak için sadece katılmak gerekiyor. Avrupa Birliği destekli CultureCIVIC: Kültür Sanat Programı tarafından hibe alan Symposia Dadia’nın Knidos kazıları, Aphrodite heykeli ve Aphrodite kültü konularını kapsayan her üç oturumu, 3 dilli bir yayına da dönüşecek. Yayına dijital olarak ulaşmak mümkün olacak. Gelişmeler www.delbruz.art sayfasından ve ilgili sosyal medya araçlarından takip edilebilir.