casibom
Bugun...



Symposia Dadia Projesinin Son Oturumu Aphrodite Knidia Gerçekleşti

Symposia Dadia Projesinin Son Oturumu Aphrodite Knidia Gerçekleşti

facebook-paylas
Tarih: 20-05-2024 15:43

Symposia Dadia Projesinin Son Oturumu Aphrodite Knidia Gerçekleşti

Sanatçı Elbruz Denge’ye ait bir kültür sanat Projesi Revisibility: Datça Aphrodite Projesi kapsamında hayata geçen Symposia Dadia’nın “Aphrodite Knidia” adlı oturum, 18 Mayıs Cumartesi günü Datça Belediyesi Hızırşah Kültür Evinde gerçekleşti. Açılışta Proje yürütücüsü Deniz Kırımsoy Denge, çalışmanın görünürlük kazandırdığı noktalara değindi ve görünür olmanın kendileri için ne anlama geldiğini ifade etti. Symposia’nın “Knidia” adlı ilk oturumda, Knidosta yapılan bilimsel çalışmaların tarihini ve neler bulunduğunu, bunların nasıl anlamlar taşıdığına değindik. İkincisi olan “Aphrodite” oturumunda; güzellik, aşk, cinsellik gibi kalıplara sıkıştırılan “kadın” imgesinin bizi bugün hala ne kadar etkilediğini hissettik. Bu son oturumda ise Aphrodite heykelinin kendisine odaklanacağız”. 


Oturum, Datça Flüt Topluluğunun güne özel hazırladığı konseri ile başladı. Çeşitli dönemlerde müzik üzerinden düşünce ve bilgi dahi taşıyan eserleri seslendiren Datça Flüt Topluluğuna bu sefer bir eserde gitar da eşlik etti. 
Prof. Dr. Christine Bruns-Özgan, “Knidos Aphroditesi: Seks sembolü mü yoksa modern kadının ön örneği mi?” başlıklı sunumunda, Aphrodite ve Knidos Aphroditesi heykellerine genel bir giriş yaptı. Sanatçısı Praksiteles’e ve heykeli yapım süreçlerine dair anlatılan hikayelerin daha çok anekdot olduğunu ve gerçekle ne kadar ilgili olduğunun bilinmediğini ifade etti. Dönemin yaşamı göz önünde bulundurulduğunda gerek felsefi gerekse sanatsal olarak sanatçının derin bir dönüşüme sebep olduğunu ve bu dönüşümün günümüze yansıyan izlerinin halen görüldüğünü dile getirdi.  Prof. Dr. Bruns-Özgan’ın konuşmasında, insanın gerek fiziksel gerekse duygusal ve düşünsel hallerinin genel olarak heykele nasıl yansıdığına da tanıklık edildi. 


Daha sonra Sanatçı Heykeltıraş Elbruz Denge ‘’Kasabanın Heykeli’’ başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. İnsan algısının iki boyutlu görüntülerle kilitli kalmasını yıllardır sorgulamakta olan Elbruz, tel ile bükerek oluşturduğu kendisine ait heykelleri boş ekrana ışık-gölge efekti ile yansıtarak konuştu. Kendisini heykeline teslim ettiği son 15 yıldır Datça’da 120’yi geçkin heykel yapmış olan sanatçı yerellik ve evrensellik çerçevesinde kasabaya ait olan meydan heykellerinin sunumunu yaptı. Liman bölgesinde bulunan Fok Balığı Badem heykeli, Jandarma Kavşağında bulunan Salyangoz ve İki Badem heykeli, Knidos Aslanı ve Demeter heykeli bunlardan bazılarıdır. Reşadiye Evleri Sitesi için yaptığı Bukalemun heykelinin aynı zamanda bir sosyal deney olduğunu dile getiren sanatçı, bu deney sonucunda heykelin, kasabanın değil sitenin heykeli olduğunu ifade etti. Mahallesinde bazı materyaller kullanarak eğlenceli bir hale getirdi. Sanatçı gezegenin heykellerine değinmedi. Kasabanın heykelleri içinde tasarladığı üçlemesinin ilk heykeli Knidos Aslanının iki parçadan oluştuğunu, tam kalbinin bulunduğu yere Aphrodit yazısının kazılı olduğunu, Demeter heykelinin aslana doğru baktığını ve Datça Aphroditesi heykeli ile birlikte düş ve düşüncelerinin somuta kavuşacağını ifade eden Sanatçı Elbruz Denge, konuşmasını şöyle tamamladı. “Ubiquity of Aphrodite heykelini yapmış ve Space X’e göndermiştim. Ellerine geçtiğini biliyoruz, ancak henüz bir haber almadık. Alırız almayız, bu çok önemli değil. Şunu vurgulamak istiyorum: Ubiquity, yani “her yerdelik”. Kadın her yerde; dişi yaratıcılık, dişi üretkenlik ve aşk her yerde.  Düşünen bir kadın heykelidir bu ve bence, bu çağ, hatta bu milenyum, kadınların milenyumudur. Datça Aphroditesi işte bunu anlatacak”.
Sunumlar sonunda Symposiaların bir geleneği haline gelen Hızırşah Kültür Evi’nin hemen yanında yer alan Murat Ergüden ve mutfak ekibinin ‘Unutulan yemeklerden ilhamla’’ hazırladıkları kanepeler ile Özlem Görgülü’nün hazırladığı özel şerbetler ve şıralar tüketilerek sohbete devam edildi. Kanepelerden, isli et ve peynir ürünlerinden oluşan Dumanlı, şerbetlerden ise acı ve tatlı badem ile üretilen Acı-tatlı hayat şerbeti dikkat çekti. 
Symposia Dadia, Knidos ve Datça’da başta kadın olmak üzere görünmeyen değerleri sanat aracılığı ile görünür kılmaya katkı sağlamak üzere projelendirildi. Sanatçı Elbruz Denge’ye ait Revisibility: Datça Aphrodite Projesinin bir alt çalışmasıdır. Çalışma, AB destekli CultureCIVIC: Kültür ve Sanat Programı tarafından hibe almaya hak kazanmıştır. Symposia Dadia projesinde iki temel faaliyet bulunuyor. Birincisi, 1970’lerde yarımadada gerçekleşen Knidos festivalleri ruhunu yeniden canlandırmayı hedefliyor. İkincisi ise 3 oturumdan oluşan bir Symposia dizisi gerçekleştirmektir. Bunlardan “Knidia” adlı ilk oturum 9 Mart, ikincisi olan “Aphrodite” 20 Nisan’da yapılmıştı. Proje 15 Haziran'da tamamlanıyor. Bu süre içinde Symposia’da yapılan konuşmalar üç dilde yayına dönüşecek. Yayının dijital baskısına www.delbruz.art sayfasında erişilebilecek. 

 




Editör: Celal Ersoy

Bu haber 404 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER DATÇA Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI YUKARI