Sevgili Datçalılar, sizlerle sadece tatillerde değil, Datça Havadis Gazetesinde sağlıkla ilgili yazılarda da beraber olmak benim için çok onurlu ve keyifli olacak. Tıbbın değişik konularında , hekim , hemşire ve fizyoterapist arkadaşlarımın da  katkılarıyla sizlere faydalı bilgiler vermeye çalışacağım.

Branşımın Üroloji olması nedeniyle ilk yazımı, Prostat organına ayırdım. Prostat aslında mesaneden sonraki idrar yolumuzun bir parçasıdır ve salgıladığı sıvıların fertilite ile ilgili görevleri vardır. Bu yazıda, BPH (benign prostatatic hyperplasia) ve  Türkçesiyle de  prostatın iyi huylu büyümesi olarak bilinen ve erkeklerde yaşlandıkça daha sık görülen hastalıkla ilgili bilgiler bulacaksınız..

BPH daki belirtiler (semptomlar)  hastalar arasında farklılıklar gösterebilir ve prostatın hacmiyle orantılı olmayabilir.  Belirtiler statik ve dinamik olarak farklı olabilir, bunlar idrar akımının incelmesi, idrarın başlamasında bekleme süresinin uzaması, idrar torbasını tam boşaltamamak (artık kalan idrarda artma), idrarın sonunda damlatma, sık idrara gitmek, idrara sıkışma durumlarında artış ve  bazen idrar kaçırmak, gece idrara kalkmanın artış göstermesi, sık idrar yolu infeksiyonları, idrarda kan görülmesi ve bazen de hiç idrar yapamama gibi sayılabilir. Hiç idrar yapamama durumunda hastaya sonda takmak gerekebilir.

Prostat kanseri, kronik prostat iltihabı, mesane taşları, bazı nörolojik hastalıklar ve idrar yolları infeksiyonlarında da benzer belirtiler görülebilir bu nedenle ayırıcı tanı yapmak gereklidir. İdrar tahlilleri, kanda PSA (prostatik spesifik antijen), üre, kreatinin gibi böbrek fonksiyon testleri, ultrasonografi, üroflowmetre (idrar akım hızı ölçümü) ilk yapılacak incelemelerdir. BPH da günümüzde ilaçlarla ve cerrahi yöntemlerle tedaviler vardır, cerrahi tedaviler endoskopik yada açık cerrahi yoluyla yapılmaktadır. Bu tarz şikayetleriniz varsa bir üroloji uzamanından randevu almanızı öneririm.

Prof.Dr Bülent Yiğit