Datça Havadis: (Adil Çulhaoğlu)

Datça'da, kontrollü normalleşmenin başladığı    günlerden birinde, Datça'da 23    yıl önce Doğa yürüyüşü yapan arkadaşlarla beraber, Hızırşah Köyünün Aşlama mevkine    doğru yola çıktık. Asfalt yoldan ayrılıp, stabilize yola girince, yürüyüşçülerin kaybolmasını engellemek için konulan levhalarla karşılaşıyoruz. Ormanda    yolumuzu kaybettiğimiz hatırlıyouz, yıllar önce. Yol boyunca tarlalardan gelen badem çiçekleri ile yabani çiçeklerin yaydığı kokular, sık sık mola verip fotoğraf çektiriyor bana.

Orman kamp ve piknik alanında    karavanların, yol kenarına park ettiği araçlar görülüyor.. Ağlayan kayayı geçince, kavşakta yön levhalarına,  Duru Su Çiftlik Evleri    levhası ekleniyor. Köylülerin    ağlayan kaya dedikleri, her zaman yamacından su damlayan    kayalığın arasından geçince, park eden araçların sayısı çoğalıyor'. Kimisi      kaya tırmanışı yapan dağcılar, kimisi yürüyüş yapanlar, bisikletliler' diyor, Seher Tur Seyahat, Acentası sahibi Serdar Uslu. Molalar da çiftlikte veriliyormuş.

Sarp kayalar arasından gittiğimiz yolun sonunda,      Çiftliğe ulaşıyoruz. Çiftlik sahibi Celal Bey ile selamlaştıktan sonra, ben fotoğraf çekmeye    dalıyorum. Kayalık tepenin dibinden akan dere kenarına kurulmuş çiftlik. Yardibi deniyormuş buraya. Bir yamaçta, yan yana    bungalowlar  ve ortada bir  lokanta, mutfak ve    diğer eklentiler. Fotoğaf çekerken, Tavuklar, horozlar, kaz ve ördekler kaçışıyor. Derenin diğer yanında ağaçların altında ağılda    dinlenen koyun, kuzu, keçi ve oğlaklar.

Bungalowların çatısı    ve duvarları kıl çadırdan yapılmış. Lokanta da    kıl çadırdan yapılma bir otağda bulunuyor. Kıl çadır yağmur ve kar suyunu geçirmediği gibi,içerisini de kışın sıcak, yazın serin tutuyormuş. Çadırla kaplı    bungalowlardan birine girince, içerisinin sıcaklığını hissetmekle kalmıyor, lüks bir otel odasının konforunu görüyorum. Bungalowlara Türk sinemasının starlarının isimleri verilmiş. Şener Şen, Yılmaz Güney, Münir Özkul, Belgin Doruk, Kemal Sunal... Sanatçıların    isimleri ahşap levhaya    yazılmış. Elektriği güneş enerjisinin doğadan üretildiği tesiste, televizyon olmadığını öğreniyorum, Celal Bey'den. Burada değim yerindeyse, dünyadan uzak, doğa ile başbaşa kalıyormuş tatilciler.

Doğa yürüşü yapanlar, bisiklet sürenlerin mola noktası olmanın yanında, çiftlik kendi üretimi süt, peynir, baldan oluşan    kahvaltısıyla da ilgi noktası olmuş. Denizde yüzme ve güneşlenmek için otomobil ile de gidilen 5 km mesafedeki pembe çakıl koyu adı da verilen Batır Kızıl Büke orman yürüyerek yarım saatte ulaşılabiliniyormuş.

Dışarıda ağaçlar altında    kaz etinden yapılma kavurma ve salatadan oluşan menüyü    yerken, yanıbaşımızda 2 horozun döğüşüne şahit oluyoruz. Horozların döğüşünü bir süre seyreden bir köpeğin horozları bir birinden ayırması, bizlere    doğada canlıların iletişimini gösteriyordu.

Çiftlikte    geçirdiğimiz 4-5 saatlik zaman sonunda dönüşte, 23 yıl önce arakadaşlarla yaptığımız yürüyüşler sonunda gerçekleştirilen Datça, Doğa yürüyüş ve bisiklet tur güzergahlarından    Hızırşah-Aşlama-Domuz Çukuru, Kızılbük, Mesudiye güzergahındaki canlılık bizi sevindiriyor.