Milli Kadın Voleybol Takımımız son şampiyon İtalya, ABD ve finalde dünya devi Çin’i yenerek Milletler Ligi Şampiyonu olurken Türk kadının gücünü bir kez daha dünyaya tanıttı. Bunu yaparken de kadını aşağılamaya çalışan çarpık zihniyete, bilgileriyle, görgüleriyle ve hepsinden öte medyada yer alan bir yabancı dili konuşamayanlara da Türk kadınının seviyesini gösterdiler. Bununla da kalmayarak konserleri iptal edilen sanatçıları, kız ve erkek aynı sınıfta öğrenim göremez diyenlere de tokat gibi yanıt verdiler. Onlar kadının aşağılanması yerine omuzlarda taşınmaları gerektiğini mükemmel oyunlarıyla anlattılar.

 Astronomik paralar alan ve dünya sporunda önemli bir başarı sağlayamayan erkek sporcularımız da onlardan ders almaları gerekir diye düşünüyorum.

Türk kızları, iyi ki varsınız, göğsümüzü kabarttınız…

Bizim âdetimizdir; siyasette olsun, sporda olsun veya yeri yordamı olmadan bazıları ortaya çıkar;  “Türkiye seninle gurur duyuyor” diye bağırır!

İşte şimdi Türkiye’nin gerçekten gurur duyacağı sporcularımız…. Cansu Özbay, Ebrar Karakurt, Elif Şahin, Hande Baladin, Saliha Şahin, Derya Cebecioğlu, Zehra Güneş, İlkin Aydın, Eda Erdem, Kübra Akman, Aslı Karaç, Yasemin Güveli, Simge Aköz, Gizem  Örge, Ayça Aykaç ve  Melissa Vargas (Küba kökenli Türk  vatandaşı)  filenin muhteşem sultanları…

Daha öncede Busenaz Sürmeneli, Buse Naz Çakıroğlu, Hatice Akbaş, Ayşe Çağırım,  Sennur Demir gibi kadın boksör ve  güreşçimizin yanı sıra sporun diğer dallarında başarıları olan, madalyalar kazanan kadınlarımızla da gurur duymuştuk.

Bu şampiyonluk bir bakıma Atatürk’ün kızlarının ders niteliğindeki başarısıdır. Kızlarımızın elektrik kesintisinden ötürü Çin maçı dışında bütün maçlarını izledim;

Atatürk’ün kızları voleybolu sevdirdiler. Bizim dışımızda ki uygar ülkelerde de takdirle karşılandılar.

Ne yazık ki; onların başarılarını hoşlanmayan, aptalca tenkit edenler de bu ülkede yaşıyor. Ortaya koydukları muhteşem oyunlarının yerine bacaklarına bakan sapıklar var mı diye düşünmekten de kendimi alamıyorum.

Ne yazık ki; ülkemizde kızlarımızın öne çıkmalarından hoşlanmayan  kendini bilmezlerin daha önce  söylediklerini hiç unutmadık:

“Müslüman kadın başkalarına burnunun ucunu göstermez”, “Baldır bacak ortaya çıkıyorlar. Hiç olmazsa başlarını örtselerdi” sözlerine şampiyon kızlarımız spor terbiyeleri ve eğitimleriyle yanıt verdiler. Voleybol takımını oluşturan kızların hepsi birbirinden güzel, eğitimli ve yabancı dilleri çatır çatır konuşuyor…  Hepsinden öte hiçbirinin magazin sayfalarında özel yaşamlarıyla ilgili  olumsuz tek bir haber yer almıyor.

Hepsi öz be öz aydın Türk kızları…

Oynadıkları maçlarda bizlere çok güzel duygular yaşattılar. Bizlere yaşattıkları şampiyonluktan da öte…

Cumhuriyetin ilanından sonra memleketimizde kadınların hakkında onlarca kitap, makale yazılmış, bir o kadar da söyleşi yapılmıştır.  Atatürk, Osmanlı dönemindeki nüfus sayımında bile insan sayılmayan kadınlara, Avrupa ülkelerinin çoğundan önce hukuk ve siyasal haklar vermişti.

Günümüz kadınının bir kısmı erkeğin arkasında kalmış, ezilmiş, aşağılanmış, dövülmüş, yaralanmış ve öldürülmüş…

Kadının bir kısmı da iyi bir eğitim aldıktan sonra siyasette, bilimde, edebiyatta ve güzel sanatların hemen her dalında öne çıkmışlardır. Kısacası erkekten aşağı kalmak bir yana onların çok üstünde başarıya ulaşmışlardır.

Ne yazık ki; toplumdaki bazı kişilerin kadının beyniyle, eğitimiyle, sanatıyla,  bilgisiyle değil de bedeni ile ilgilenmesine ne denir?

Bilemem…   

Yakın tarihlerde kadını aşağılayan pek çok aklı evveli görmüştük. Örneğin kadın kahkaha atmaz, hamile kadın sokağa çıkmaz, kadının içinde şeytan var gibisinden... Bütün bunların yanı sıra anasının dizinden tahrik olanları, küçücük kızına ört kızım bacaklarını diyen babaları da duymuştuk.  İşin acı yönü de bu kafada olanlarla aynı havayı solumak, aynı haklara sahip olmak biraz garip değil mi?

Bütün bunların altında cinsel açlık yatmıyor mu?

Gençliğinde kız arkadaş edinememiş, flört etmemiş, bunalım içerisinde olanların bu sapık sözlerinin altında yatan duyguların neden kaynaklandığı çok açık değil mi?

Merek ediyorum kadını aşağılayan bazı akılsızların onların bilim, siyaset, kültür ve eğitim düzeylerine erişemedikleri gerçek… Belki de o yüzden kadını aşağılamaya çalışıyorlar.

Bizlere şampiyonluk yaşatan, bunları yazdıran Atatürk’ün şampiyon kızları: iyi ki varsınız…